Ayşe Barım’ın ifadesi: Sanatçılara talimat vermem söz konusu değil, iş hayatım boyunca herhangi bir tarafın adamı olmadım!

Tutuklanma Talebiyle Mahkemeye Sevk Edilen Menajer Ayşe Barım’dan İlginç İtiraflar

T24 Haber Merkezi

Menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu iddiasıyla “hükümeti devirmeye teşebbüs” suçundan gözaltına alındı. Barım, savcılık ifadesinde, “Bahse konu sanatçılara benim talimat vermem söz konusu değildir. İş hayatım boyunca herhangi bir tarafın adamı olmadım. Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım. Üzgünüm, sağlığım çok kötü etkilendi” dedi.

12 yıl önceki Gezi Parkı olaylarına iştirak ettiği iddialarıyla gündeme gelen menajer Barım hakkında soruşturma başlatılmıştı. Gözaltına alınan ve tutuklanması istenen Barım, emniyet ve savcılık sorgusunun ardından mahkemeye sevk edildi. Barım, savcılık ifadesinde şunları söyledi:

“Bireysel olarak kendim gittim, oyunculara eşlik etmek üzere buluştum”

“Gezi Parkı eylemlerinin başlarında beni, 2013 Mayıs ayı içerisinde bu konuyla ilgili kimse aramadı. Kimse benden birliktelik kurmak adına finans ya da ismimle destek olma adına herhangi bir ricada yahut talepte bulunmadı. Gezi Parkı’nın ilk başladığı ve benim ilk gittiğim dönemde, ‘Muhteşem Yüzyıl’ isimli dizide beraber çalıştığımız oyunculardan bazıları bulunmaktaydı. Beni tam hatırlayamamakla birlikte onlardan birisinin arayarak setten çıkarak gezi parkına gideceğini çocuklar ne yapıyor diye bakmak istiyoruz dediler. Ben de hemen geliyorum dedim. Ben, bireysel olarak kendim gittim. Oyunculara eşlik etmek üzere buluştum.

“Gaz dâhi yemedim”

Gezi Parkı’na hatırladığım kadarıyla 1 ya da 2 kez gitmişimdir, başkaca gitmişliğim yoktur. İlk kez gittiğimde sanatçıların şiir okuduğu sürece izleyici olarak katıldım. İkinci kez gittiğimde çok kısa süreliğine gittim ve birisiyle beraber gidip gitmediğimi hatırlamıyorum. İkinci kez gittiğimde de sanatçılarla beraberim diye hatırlıyorum. Ben gaz dâhi yemedim. Gezi Parkı döneminde, benim yakın çevrem beni çok iyi tanır ve bilir, ben yakın olduğum ortak iş yaptığım sanatçılarla hiçbir zaman meydana çıkıp beyanat vermedim. Onlara böyle bir açıklama yapmaları hususunda herhangi bir yönlendirme ve telkinim asla olmadı. Bahse konu sanatçılara benim talimat vermem gibi bir durum söz konusu olamaz. Bana sorulan Gezi Parkı’nda birçok sanatçının el değiştirerek şiir okuduğu görüntülerde; Halit Ergenç, Dolunay Soysert, Rıza Kocaoğlu, Mehmet Günsür ajansın hizmet verdiği oyunculardır. Diğerleri ile o dönemde hiçbir çalışmamız olmamıştır. Bu yazı, şiir, bildiri kim tarafından yazıldı ve oraya kim tarafından getirildiğini bilmiyorum.

“Alabora, sendika başkanı olarak oyuncularımı korumakla yükümlüydü”

Alabora, Oyuncular Sendikası Başkanı olduğu için oyuncularla temas halindeydi. Tapeler bana aittir. Alabora, sosyal medyada zor duruma düşmüştü ve hedef haline geldiğini hatırlıyorum. Tape içeriğindeki metinle ilgili kendisiyle görüşmüşümdür. Sendika başkanı olarak Alabora, oyuncularımı korumakla yükümlüydü. Bildirinin içeriğini hatırlamıyorum. Benim fikrim, bildirinin yayınlanmaması yönündeydi. Kim tarafından yazıldığını bilmiyorum. Anladığım kadarıyla bildiri Çiğdem Mater tarafından gönderildi.

“Çalıştığım oyunculardan hiçbirisi bana gelip Gezi Parkı’na gidelim demedi”

Bana dosya arasında göstermiş olduğunuz 24. ve 38. sayfada Mehmet Ali Alabora ve Halit Ergenç’in kol kola yürüdüğü fotoğrafı söyle hatırlıyorum; Halit beni aramıştı, Kadir Topbaş‘a randevu aldıklarını, oraya doğru yürüdüklerini söylemişti. Kadir Topbaş ile randevu alarak o tarihte görüştüklerini hatırlıyorum. Benim birlikte çalıştığım oyunculardan hiçbirisi bana gelip Gezi Parkı’na gidelim gibi bir şey söylemedi. Ben genelde onların gittiği gün orada bulundum.

“Haberler iftira”

Ben 2017 yılında Belçika’ya gitmedim. Gent şehrini hiç görmedim. Başında çıkan ‘evimde hepsinin kaseti var siz rahat olun, Gezi’de ne yaptıysam şimdi daha iyisini yapacağım elleri mahkum’ şeklinde haberler iftiradır. Ben bu haber içeriğini yayımlayan kişilerden şikayetçi olacağım. Böyle bir haberi ilk defa görüyorum.

İş hayatım boyunca herhangi bir tarafın adamı olmadım. Sadece en iyi şekilde işimi yapmaya çalıştım. Üzgünüm, sağlığım çok kötü etkilendi.


“Marmara Denizi’ni kurtarmak için 1 milyar dolar gerekiyor” – Prof. Dr. Bayram Öztürk anlatıyor


Günün öne çıkan haberleri…

TIKLAYIN – İmamoğlu’na basın toplantısından dakikalar sonra jet hızıyla soruşturma!

TIKLAYIN – Son seçim anketinde çarpıcı detaylar: AKP ve CHP’nin oy oranı değişti; Erdoğan’ın adaylığı için anayasa değişikliği yapılması konusunda MHP’liler şaşırttı

TIKLAYIN – Hakkında 12 yıl sonra Gezi soruşturması açılmıştı: Gözaltındaki menajer Ayşe Barım, adliyeye sevk edildi

TIKLAYIN – Kadıköy bit pazarında bıçaklı dehşet: İtalyan Şefin 14 yaşındaki oğlu ağır yaralandı

TIKLAYIN – CHP’li vekil kulislerdeki iddiayı doğruladı: Muharrem İnce “baba ocağı”na dönüyor

Related Posts

Cesedi valizden çıktı: Üniversiteli Ayşe’yi evinde katletti kilometrelerce taşıyıp…

İstanbul’da yaşayan Işık Üniversitesi Hemşirelik Bölümü son sınıf öğrencisi Ayşe Tokyaz iddialara göre, sosyal medyadan tanıştığı eski polis memuru C. K.(38) ile bir süre ilişki yaşadı. C.K.’nın polisken ihraç edildiği, Ayşe Tokyaz’ın ise yaş farkını …

Dev şirket 11 bin kişiyi işten atacak. Mesai bitiyor prim kalkıyor

Almanya’nın en büyük çelik üreticisi Thyssenkrupp Steel Europe (TKSE), ekonomik kriz, yüksek enerji fiyatları ve Asya’dan gelen ucuz ithalat baskısı altında köklü bir yeniden yapılandırma sürecine giriyor. Üç gün süren yoğun müzakereler sonrası …

Erdoğan beklenen ‘tarihi konuşmayı’ yaptı! AKP-MHP-DEM üçlüsü ilanı: ‘Çıkış yolu arayana kapıyı ardına kadar açarız…’

Son dakika haberi… Cumartesi günü vereceği mesaj merak edilen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 10.20 itibarıyla açıklamalarda bulunuyor.

Küresel kriz kapıyı çaldı bile!

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonunun (UNFPA) “Gerçek Doğurganlık Krizi” başlığıyla yayımladığı “2025 Dünya Nüfusunun Durumu Raporu”na göre, dünya genelinde büyük oranda kadın ve erkek, istenen sayıda çocuk sahibi olma hedeflerine ulaşamıyor. UNFPA ve …

Her şey Bahçeli’nin uzattığı el ile başladı: 1 Ekim’den 11 Temmuz’a “yeni çözüm sürecinde” neler yaşandı?

Her şey Bahçeli’nin uzattığı el ile başladı: 1 Ekim’den 11 Temmuz’a “yeni çözüm sürecinde” neler yaşandı?

İmamoğlu’nu ziyaret eden Ümit Özdağ: Ekrem Başkan’ın bir çağrısı var

İmamoğlu’nu ziyaret eden Ümit Özdağ: Ekrem Başkan’ın bir çağrısı var