Ermenistan Girişimcileri Koruma Konseyi’nden Yeni Suçlama
Ermenistan Girişimcileri Koruma Konseyi tarafından yapılan açıklamaya göre, ülkede muhalif hareketin önde gelen ismi haline gelen iş adamı Samvel Karapetyan’a yeni suçlama yöneltildi.
Konseyin açıklamasında, “Tanınmış iş insanı ve hayırsever Samvel Karapetyan, ceza davasının düşürülmesi ve serbest bırakılması yerine, son zamanlarda ‘birçok şirketin faaliyetlerinden kaynaklanan kara paranın aklanması’ iddiasıyla hiçbir somut delil sunulmadan tekrar suçlanmıştır,” denildi.
Konsey, son yıllarda Ermenistan’da bu tür suçlamaların siyasi bir misilleme aracı olarak sistematik bir şekilde kullanıldığını hatırlatarak iş adamının eylemlerinin suç teşkil etmediğini belirtti.
Açıklamada, savcılığın iddia edilen fonlara doğrudan veya dolaylı bir müdahalesi, gizlemesi veya çarpıtması için herhangi bir kanıt olmadığı, herhangi bir yönetim kararı veya mal varlığıyla ilgili bağlantı olmadığı belirtiliyor.
‘Paşinyan, Ermeni Apostolik Kilisesini Değerini Azaltmaya Çalışıyor’
Rusya Ermenileri Birliği Başkanı Ara Abramyan, yaptığı açıklamada Ermenistan’da iktidarın Ermeni Apostolik Kilisesi ve kiliseyi destekleyenlere karşı baskısını değerlendirdi.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın popülerliğini kaybettiğinin farkında olduğunu belirten Abramyan, “Kilisenin Ermeni halkını bir araya getirebilecek ve 2026’da yapılacak parlamento seçimlerinde etkili olabilecek tek kurum olduğunu anlıyor ve kiliseye ilgi göstermeye başlıyor,” ifadelerini kullandı.
Paşinyan’ın kiliseyle hiçbir ilgisi olmadığını ve hatta inançlı olduğunu göstermediğini söyleyen Abramyan, “Kiliseyle ilgilenmek ve kilisenin yönetimini değiştirmek için ahlaki bir hakka sahip değil. Kiliseyle ilişki kurarak bir hareketi yönetmek için, bir kişinin nasıl kutsal olması gerektiğini hayal edemiyorum. Ancak o, uzak bir kutsallıktan çok uzak. Dolayısıyla, şimdi kişisel çıkarları doğrultusunda kiliseyi değersizleştirmek istiyor. Onun işi bu,” dedi.
Kilisenin Ermeniler için büyük önem taşıdığını vurgulayan Abramyan, “Biliyorsunuz, biz (Ermeniler) devlet olmayan bir dönem yaşadık. Kilise, devletin yerini aldı. Kilise, dilimizi ve inancımızı korudu. Kilise, bizi bir araya getirdi ve böylece kaybolmadık. Kilise olmasaydı, farklı devletlerde kaybolurduk. Ermenistan devleti olmazdı. Ermeni değerleri olmazdı. Matenadaran gibi bir kitap arşivimiz bile olmazdı,” şeklinde ekledi.